3 Nisan 2019 In Baş ve Boyun, Genel, Kulak By admin

Meniere Hastalığı

Meniere Hastalığı

Meniere hastalığı baş dönmesi, tinnitus ve işitme kaybı atakları ile karakterize iç kulak bir hastalığıdır. İşitme kaybı, değişkendir, farklı şiddette ortaya çıkar ve zamanla kalıcı hale gelir. Fransız doktor, 1861 yılında yayınlanan bir makalede, ilk vertigo iç kulak hastalıklarının neden olduğu bildirilmiştir, Hastalık belirtileri ilk kez Fansız bir bilim adamı olan Prosper Ménière tarafından yayınlanmıştır. Meniere hastalığı 100,000 yaklaşık 190 kişiyi etkilemektedir. Kadınlarda daha sık görülür.Başlangıç ​​yaşı genellikle erişkin yaş oluşur, sıklığı yaşla birlikte artar.

Meniere Hastalığı’ nın Belirtileri

Meniere belirtileri değişken olup; tüm hastalarda aynı belirtiler görülmeyebilir. Ancak, Klasik Meniere Hastalığı’ nda aşağıdaki dört belirti mevcuttur:

– Rotasyonel vertigo atakları
Ciddi, yaşam kalitesini bozan, önceden öngörülemeyen ve dakika genellikle 24 saatten uzun sürmez. Bazı hastalarda, ataklar birkaç gün hatta birkaç hafta sürebilir. Bulantı, kusma ve terleme bazen vertigo ataklarına eşlik edebilir. Baş dönmesi esnasında genellikle yatay düzlemde, nistagmus, ya da kontrol edilemeyen ritmik ve sarsıntılı göz hareketleri görülebilir.
Şiddetli baş dönmesi atakları esnasında aniden düşmeye neden olabilir, bu durum “Düşme Atağı” ya da “Drop Attack” olarak bilinir.
– İşitme kaybı
Genellikle düşük frekanslarda, dalgalı sinirsel tip (fluctuating sensorineural hearing loss), ilerleyici, tek taraflı veya bilateral (iki kulakta) işitme kaybı görülebilir. İşitme kaybının miktarı yıllar içerisinde artar.
– Kulak çınlaması (tinnitus)
Tek veya çift taraflı görülebilir
– Tek veya iki kulakta dolgunluk ya da basınç hissi (aural fullness)
Meniere hastalığı olan hastalarda, migren hastalığın sıklığı normale göre fazladır.

Meniere Hastalığı’ nın Nedenleri

Meniere hastalığının nedeni tam olarak bilinmeyen (idiyopatik), endolenfatik hidrops (iç kulakta sıvı fazlalığı)’ na bağlı olduğu düşünülmektedir. Membranöz labirent, iç kulakta zarlardan oluşan bir sistemdir ve Endolenf denilen sıvıyı içerir. Bu sıvının basıncı artarsa, bu membranlar genişler (drenajı engellenmiş olan bir balon gibi). Bu durum sıvının çok üretilmesine ya da sıvının boşaltılamamasına bağlı olabilir. Bu duruma ilaçlar ya da viral enfeklsiyonların neden olabileceği de tartışılmaktadır. Membranların gerilmesi ve geçici olarak yırtılması sonucu iç kulaktaki sıvı dengesinin bozulduğu, baş dönmesi ve işitme kaybı
ataklarının ortaya çıktığı savunulmaktadır.

Meniere Hastalığı’ nın Tanısı

Ayrıntılı bir kulak burun boğaz muayenesi, odyometri ve baş MRI taraması benzer belirtilere neden olan bir akustik nörinom veya superior semisirküler yırtılması dışlamak için yapılmalıdır. Aynı belirtilerin bazıları da benign paroksismal pozisyonel vertigo (BPPV), ve servikal spondilozda (beyin kanlanmasını etkileyerek vertigoya neden olabilir) görülebilir.
Meniere için kesin bir test yoktur; tüm diğer nedenler ekarte edildiğinde sadece teşhis konulabilir.Amerikan Otorinolarengoloji ve
Baş-Boyun Cerrahi Akademisi (AAO-HNS)' nin, İşitme ve Denge Komitesi tarafından, Meniere hastalığı tanısı koymak için 1972 yılında
tanımlanan ve 1985 yılında değişiklik yapılan aşağıdaki kriterlermevcuttur:

1. Dalgalı, ilerleyici, çınlamanın eşlik etetiği ve karakteristik olarak alçak frekansları tutan, sensorinöral (sinirsel tip) işitme kaybı.
2. Epizodik, hiçbir bilinç kaybı olmadan, 20 dakika ile 24 saat arasında süren vertigo (vestibüler nistagmus her zaman mevcut)
3. Genellikle kulak çınlaması.
4. Ataklar remisyon ve alevlenme dönemleri ile karakterizedir.

1985 yılında değiştirilen bu kriterlerde, tanı için birden fazla vertigo atağı gerektiği bildirilmiştir.Aynı komite tarafından 1995 yılında bu kriter listesi hastalığın derecesi belirtlemek için değiştirilmiştir.

*Kesin (Certain) – histopatolojik tanı ile kesin tanı konulmuş hastalık olması
*Kesine Yakın (ya da şüphesiz) (Definite) – iki veya daha fazla vertigo atağı ile birlikte işitme kaybı ve tinnitus ve / veya kulakta dolgunluk hissi olması
*Muhtemel (Probable) – sadece bir vertigo atağı ile birlikte diğer semptomların olması
*Olası (Possible) – vertigo olması ancak beraberinde işitme kaybının olmaması

“Klasik Meniere Hastalığı” nın yanı sıra işitme kaybının ön planda olduğu (baş dönmesi ataklarının daha nadir görüldüğü) “Koklear Meniere” ve baş dönmesi ataklarının daha çok görüldüğü (işitme kaybının daha az görüldüğü) “Vestibüler Meniere” olarak iki alt Meniere kategorisi daha tanımlanmıştır.

Meniere Hastalığı’ nın Tedavisi

Çeşitli çevresel ve diyet değişiklikleri atakların sıklığını ve şiddetini azaltabileceği düşünülmektedir. Tuz ve iç kulak arasındaki ilişki tam olarak
bilinmemesine rağmen; yüksek tuz içeren diyetlerin su tutulumuna neden olarak iç kulak içinde sıvı artışına yol açtığına inanılmaktadır. Önerilen tuz alımı genellikle günde 1-2 gramdır. Diüretik ilaçlar, kesin kanıt olmasa da; vücuttan tuz atılımını kolaylaştırabileceği için reçete edilebilmektedir.Alkol, kafein ve tütün kullanımın azaltılması da faydalıdır. Bazı kaynaklarda alerji ataklarının Meniere Hastalığı’ nı kötüleştirebileceği yazılmaktadır. Tartışmalı olan iki ayrı konu:

– Alerji tedavisinin ve desensitizasyon için aşılamanın faydalı olabileceği
savunulmaktadır
– Meniere Hastalığı’ ndaki iç kulak harabiyetinde herpes virüslerin de katkısı olabileceği ve antiviral ilaçların da kullanılması gerektiği bildirilmektedir. Asiklovirin, Meniere semptomları üzerinde olumlu bir etkisi olabilir.

Baş dönmesine yönelik kullanılan ilaçlar, bulantı için kullanılan ilaçların dışında, Meniere hastalarında orta kulağa kortikosteroid ve gentamisin enjeksiyonları da denenmiştir.Bazı hastalarda, hastalığın öngörülemeyen doğası, yüksek stres ve anksiyete bozukluğuna neden olabilmesi nedeniyle, aromaterapi, yoga, T'ai Chi, meditasyon ve sağlıklı cinsel aktivite önerilebilmektedir. Vestibüler rehabilitasyon programları da faydalı olmaktadır.

Meniere Hastalığı’ nda Cerrahi Tedavi

Meniere Hastalığı’ na yönelik farklı cerrahi işlemlerde kalıcı işitme kaybına neden olabilmektedir. İç kulağı tahrip etmek amaçlı orta kulağa uygulanabilen gentamisin ile de başarılı sonuçların elde edilebilmesi (kimyasal labirentektomi) nedeniyle cerrahi işlemler pek tercih edilmemektedir.Endolenfatik kese cerrahisinin hastalık belirtilerinde, geçici rahatlama için etkili olduğu gösterilmiştir. Ancak uzun dönemli belirtiler tekrarlayabilir ve yeniden ameliyat gerekebilir.Vestibüler nörektominin baş dönmesi ataklarını %85-100 kontrol edebileceği bildirilmektedir. Transtimpanik gentamisin uygulaması daha basit ve benzer sonuçlar elde edilebileceği savunulduğundan uygulanmaktadır. Selektif Vestibüler Nörektomi ameliyatı ve endolenfatik kese ameliyatlarında işitme korunmaya çalışılırken; labirentektomi ameliyatlarında işitme korunmamaktadır. Gentamisinin orta kulağa verilmesiyle yapılan kimyasal labirentektomi; benzer bir antibiyotik olan streptomisinin parenteral yolla verilmesiyle de yapılabilmektedir.

Meniere Hastalığı’ nda Prognoz

Meniere hastalığı genellikle bir kulakta başlar; ama genellikle zaman içinde her iki kulakta da tutulum görülür. Kulak çınlaması genellikle tam olarak ortadan kalmasa da hastalar tarafından alışıldığı için, zaman içerisinde
buna bağlı rahatsızlık hissi duymazlar. Zaman içerisinde, vestibüler
fonksiyonlar tam olarak hasar gördüğünde vertigo atakları sonlanır. Özellikle sağ kulağı etkilenen hastalarda bilişsel performansın daha çok etkilendiği gösterilmiştir.

No Comments

Your email address will not be published.